TOKİ konutlarına ilişkin kura çekilişleri devam ediyor. Ancak TOKİ konu projeli arsa başvurularına ilişkin kura çekiliş tarihleri henüz açıklanmadı. Arsa TOKİ kura sonuçları kurumun sosyal medya hesapları üzerinden canlı olarak belli olacak. İsim listesi ayrıca e devlet üzerinden de sorgulanabilecek.
Ulus
Merkez
Merkez
Çaycuma, Devrek, Ereğli
Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum, CNN TÜRK ekranlarında canlı yayında açıklamalarda bulundu. İşte Bakan Kurum'un açıklamaları;"Arsalar şehrin dışında arsalar değil. Bizim proje yaptığımız arsanın yanında yakınında, alt yapısı olan arsalar bunlar.
Tahsis edilecek arsalar, Büyükşehir Merkez ilçelerden herhangi birisinde ise Merkez ilçelerden herhangi birisi sınırı içinde ikamet etmek. Diğer Belediyelerde ise arsa tahsisi öngörülen Belediye sınırları içerisinde ikamet etmek.
(Noter kurası sonucu kendilerine asıl ve yedek olarak arsa isabet etmeyenler ile arsa tahsisinden yararlanmaktan vazgeçen ve yedek listede sırası gelmeyenlerin başvuru bedeli iade edilecektir. Kendilerine arsa tahsis edilenlerin ödemiş oldukları başvuru bedeli peşinat bedeline dahil edilecektir.)
Müşterek parseller için kura çekimi yapıldıktan sonra parsel bazlı ortaklar (7 ve üzeri ortaklar için), 3 ay içinde konut yapı kooperatifi kuracak olup, bu taşınmazdaki yapım süreci kooperatif kanuna göre yürütülecektir. Bu kooperatiflerden ayrılanların olması halinde, bunların yerine kurada belirlenmiş olan yedek listeden hak sahipleri üye olarak alınacaktır.
5- Bu Kanun hükümlerine dayanılarak yapılan tüm işlemler her türlü vergi, resim ve harçtan muaftır. Tapu devri esnasında döner sermaye harcı, tahsis sahibi tarafından ödenir.
7- İmar planı çalışmaları sonucu arsaların belirlenmesi ve altyapı çalışmalarının (elektrik, su, kanalizasyon) tamamlanmasını müteakiben inşaat yapımına ait süreler başlayacaktır.
Şehit aileleri, terör, harp ve vazife malulleri ile en az yüzde 40 engelli vatandaşlara ayrı ayrı konut sayısının yüzde 5’i kadar, emeklilere ve gençlere ise ayrı ayrı, konut sayısının yüzde 20'si kadar kontenjan ayrılacak. Kontenjan fazlası başvuru olması halinde hak sahipleri kura ile belirlenecek. Kura sonucu bu kategoride ev sahibi olmaya hak kazanamayanlar, "diğer alıcılar" kategorisindeki başvuru sahipleri için yapılacak kuraya dahil edilecek.
Yatırım için sunulan arsa;
Ödeme Şartları:
Abant gölü denilince, gerçekten yörenin en güzel yerlerinden biri akla geliyor. Yıllarca yaşadığım bu yörede, Abant gölüne her gittiğimde, sessizlik, doğal güzellik, muhteşem görüntü, yeşil ve güzel havanın tadını çıkardım ve her seferinde bıkmadan, usanmadan bu güzel bölgede yaşamanın keyfini çıkardım. Siz de, çok güzel zaman geçirebilirsiniz, mutlaka gidin, mutlaka bu güzellikleri yaşayın. Son olarak 4 Mart tarihinde Abant gölüne gittim ve gördüklerimi aşağıda yazıyorum.
Abant gölü, o kadar enteresan bir yerde ki, gerek İstanbula ve gerekse Ankaraya aynı yani eşit mesafede. Bolu kent merkezine ise, 30 km. uzaklıkta.
Ankara-Abant sapağı km. ve İstanbul (Tem gişeler)-Abant sapağı ise km.
İstanbuldan gelenler için; Boludağı tünelinden çıktıktan sonra, Bolu şehrine gelmeden önce: otobandan çıkıp, Abant sapağına girmeniz gerekiyor.
Ankaradan gelenler ise, otobanda ilerlerken, Bolu şehri geçildikten sonra Abant kavşağına gelindiğinde otobandan çıkılıp E-5 karayoluna girilecek ve sonra Abant levhası takip edilerek, Abant sapağına girilecektir. Abant sapağına girildikten sonraki yol ise, 20 km. lik ve asfalt.
Fazla virajlı değil, çevresinde özellikle muhteşem görüntülü villaları seyrederek ilerleyeceksiniz. Ayrıca, bol miktarda ızgara restoranı görebilirsiniz. Özellikle, sağ yanınızda kalacak olan, alabalık üretimi ve pişirilerek servisinin yapıldığı restoranların birinde, mutlaka mola verin ve yöreye özgü alabalık yemelisiniz.
Evet, yol dediğim gibi, pek virajlı değil, düzgün. Abanta yaklaşırken, sol yanınızda, Geyik Üretim Çiftliği olacak, aracınızı kısa süre yol kıyısına park edin ve tel engellerinin yanına gidin, belki de, yem yemek üzere buraya gelmiş geyikleri görebileceksiniz.
Özellikle, bahar ve yaz aylarında, yolun görünümünün tadına doyamayacaksınız, yolun kıyısında uzanan bölümdeki ağaçlarda yeşilin her tonunu görecek ve güzelliğe doya doya ilerlerken, Abant Milli Parkına ulaşacaksınız.
Yalnız, kışın bu güzel yol biraz sıkıntı yaratıyor. Çünkü, malum, bölgede muhteşem bir kar yağışı var, havanın durumuna göre elbette buzlanma da oluyor. Giderken mevsim şartlarını mutlaka dikkate alın, yanınızda zincir, çekme halatı bulunsun, lastiklerinizin kar lastiği olmasında yarar var.
Yanında zincir bulunmayan araçların, özellikle yolun bazı bölümlerindeki minik de olsa rampalarda kayarak kalma olasılıkları çok yüksek. Yine de, yolda kalırsanız üzülmeyin, çünkü bu durumları iyi bilen yöre sakinleri, traktörleri ile yada yanlarında satılık zincirler ile, yol kıyısında bekliyorlar, sorununuza çare bulmak üzere, gerektiğinde aracınıza zincir takıyorlar, gerektiğinde ise, traktörleri ile aracınızı çekerek kurtarıyorlar, ama birazcık maliyeti yüksek bir çare oluyor, seçim size kalmış.
Karlı bir havada Abanta gitmekten korkmayın. İnanın, çok muhteşem bir görüntü ve çevre manzarası sizi bekliyor olacaktır. En büyük problem; sis ve buzlanma. Ancak; söylediğim gibi, Abant karlı bir ortamda çevrede oluşan bembeyaz görüntüsü ile bambaşka bir güzel.
Hatta; Abantta herhangi bir tesiste, belki şömine başında belki de bir havuzda (otellerden birinin oldukça büyük ve kapalı bir yüzme havuzu var ve dış cephenin bir bölümü cam) yüzerken, sıcak bir ortamda, dışarıda lapa lapa kar yağdığını görebileceksiniz ve inanın muhteşem bir görüntü, harika bir ortam ve yaşamdan büyük keyif alacaksınız. Abanta kar yağarken de gidin, tek gereken, aracınızın yeterli olması. Kar lastikleriniz, zinciriniz bulunması.
Abant Milli Parkına geldiğinizde, doğal park alanına aracınız ile giriş yapacaksınız, bedelini ödüyorsunuz ve giriyorsunuz. Göl etrafında araç ile dolaşabileceğiniz gibi, park yerlerini kullanıp aracınızı bırakabilirsiniz. Piknik alanına veya göl çevrenizde yürüyerek yapmak istediğiniz turunuza yürüyerek başlayabilirsiniz.
Yalnız, özellikle, birkaç günlük bayram tatillerinde, buraya gelen ziyaretçi sayısı on binleri buluyor. Bu durumda, muhteşem bir araç sıkışıklığı yaşanıyor, tıkanmalar ve uzun süre beklemeler olabiliyor, ayrıca insan kalabalığı da var. Abant Gölüne giderken, lütfen buna dikkat edin, arzunuz, sessizlik ve sakinlik ise, gideceğiniz tarihi mutlaka iyi seçin, aksi halde orada sıkıntı yaşamadan dönmeniz mümkün değil.
Abant Gölü, Abant dağları üzerinde, arazi kaymaları ile oluşmuş bir set gölüdür. yılında Tabiat Parkı olarak korumaya alınmıştır.
Deniz seviyesinden, m. yükseklikte olan göl, km. karelik bir alanı kapsamakta ve uzunluğu metre. En derin yeri ise, 18 metre, ortalama derinlik metredir. Göl çevresi yaklaşık 7 km dir.
Yürüyerek yaklaşık saat sürer. Ancak, özellikle yeraltı sularının yoğunluğunun arttığı Mart-Nisan dönemlerinde, gölün su seviyesi cm. daha yükseliyor ve çevresindeki yolun küçük te olsa bir bölümü su altında kalıyor.
Göl, bir kısım küçük akarsular ile beslenmekte, ama esas kaynağını yer altı sularından aldığı söylenmektedir. Göl, sularını kuzeydoğu ucundan boşaltıyor ve bu sular, çevredeki ormanlardan gelen sularla birleşerek, Filsoy Çayının kollarından olan Bolu Suyunu oluşturuyor.
Gölün çevresi: çam, köknar ve kayın ağaçlarından oluşan orman ile kaplı. Bu ormanı izlediğinizde, yeşilin birçok tonunu görme şansınız olacak. Ayrıca, yabanı meyve ağaçları ve çiçekler, çeşitli mantarlar ve özellikle gölün yüzeyini kaplayan nilüfer çiçekleri, inanın muhteşem bir görüntü.
Ayrıca, kuş seslerini duyacaksınız, belki de özellikle akşam-gece saatlerinde uzaklardan gelen yabani hayvan seslerini duyup ürkeceksiniz. Ama inanın, bunlar, sizin o anda tamamen doğanın içinde bulunduğunuzun en büyük kanıtı, güzelliği yaşayın.
Abantta, kışın doyumsuz bir kar manzarası ile karşılaşacaksınız, belki de gölün yüzeyinin buzla kaplı olduğunu görme şansınız bile olacak. Bazen, yerdeki kar kalınlığının, belinize kadar geldiğini görecek ve bu kar yoğunluğu içine kendinizi öylesine bırakıvereceksiniz, belki de kartopu oynamanın keyfini süreceksiniz.
İlkbaharda, gölün yüzeyinin nilüfer çiçekleriyle kaplandığını görünce, bu tür çiçekleri başka yerde görmemiş olmanın şaşkınlığını yaşayacaksınız, Durgun suda, o çiçeklerin saplarının, su içinde ve çok derinlere kadar uzandığını, çiçeklerinin ise, su yüzeyinde, tüm güzellikleri ile açtığını görüp izleyebileceksiniz.
Ancak ve özellikle yaz aylarında, akşamları bir bakıyorsunuz sis inmiş, göz gözü görmüyor, ama geri dönmeyi düşünenlerin telaşlanmasına gerek yok, çünkü sis hızla indiği gibi, çoğu kez hızla gidiveriyor, nadiren uzun süre kalıyor.
Tüm bunların yanında, Abantta hava gün içinde bile değişebiliyor. Bu yüzden, hırkanızı, şemsiyenizi yada yağmurluğunuzu yanınızda bulundurmanızda yarar var. Çünkü, yazın bile, hava sıcaklığı gündüz en fazla derece civarında ve akşamları ise mutlaka serin. Bu yüzden tedbirli olmanızda yarar var. Zaten böylesi bir ormanlık alanda, sık sık yağmur yağması kaçınılmaz bir tabiat olayıdır.
Bir zamanlar günümüzde gölün bulunduğu alanda bir tarla varmış ve yine buradaki bir kilisede yaşayan iki papaz, bu tarlayı ekip biçer, elde ettikleri ürünlerle burada yaşayan köylüleri beslerlermiş. Tarlayı sürmekte kullandıkları öküzün boyunluğu ve sabanı altınmış. Bu yüzden, tarladan alınan ürün de çok kıymetli oluyormuş.
Bir süre sonra kutsal öküz ölmüş, çevredeki köylüler yas tutmaya başlamışlar. Papazlar, tarlayı süremez olmuşlar. Tarlanın her yanı taş olmuş. Açlık ve kıtlık başlamış. Köylüler açlığa dayanamaz hale gelince, kiliseye saldırmışlar. Tam o sırada, taş kesen tarla birden alev püskürtmeye başlamış ve tarlanın bulunduğu yerde kocaman bir delik açılmış.
Köylüler korkup hemen orayı terk ederler. Papazlar, kutsal öküzün ölümünün ardından, toprağın gazaba geldiğini düşünürler ve açılan delikten içeriye, kutsal öküzün altın boyunluğu ve sabanını atarlar. Birden gökyüzü aydınlanır ve deliğin içinden sular fışkırmaya başlar. Ardından taş tarlanın yerinde, günümüzde görülen göl oluşur.
Abant gölünde karşılaşacağınız muhteşem doğa, sizi birçok kare fotoğraf çekmeniz konusunda uyaracaktır. Özellikle, Abant gölünü, en güzel nereden görebilirim derseniz; gölün kıyısından ilerleyen ve bir süre sonra ayrılan, küçük bir rampa üzerinde yükselen Mudurnu karayolunda bir süre aracınız ile ilerleyin, gölü en iyi görebileceğiniz noktalar, bu yol üzerinde, muhteşem fotoğraflar çekebilirsiniz.
Fotoğraf çekmek için en iyi yerlerden birisi de, göl kıyısında, tam karşı kıyıda, burun kesimidir. Her ne kadar, burada muhteşem bir rüzgar olsa ve bazen ayakta bile durulamayacak hale gelse de, en iyi fotoğrafın burada çekildiğini unutmayın. Bir de, bu burnun hemen ilerisinde, otelin önünde, göl içinde, bol miktarda Nilüfer bulunuyor. Mevki uygunsa, bunların çiçeklerini bile görebilirsiniz.
Göle gelirken, doğal olarak, balık tutma meraklıları, oltalarını yanlarına alacaklardır. Belki de, Abant alası olarak bilinen ve yalnızca bu gölde yetişen, kırmızı noktalı alabalık hakkında da bilgi sahibidirler. Oltanızı alın, ücreti karşılığı oltanızı göle atabilirsiniz.
Ancak, maalesef balık tutmanız büyük şansa kalmış durumda, çünkü gölde pek balık kalmamış, özellikle Abant alası olarak isimlendirilen alabalık, uzun süredir gölde yakalanamıyormuş ve koruma altına alınmış, üretim çiftliğinde üretilerek göle bırakılması için çalışmalar yapılmakta imiş.
Şunu unutmamak gerekir, Abant gölünde balık tutmak hiç te kolay değil, uzun süre sabırla beklemek gerektiğini unutmayın.
Gölün çevresi, yaklaşık 7 km. ve burada bir yürüyüş yolu var. Ortalama adımlar ile, saatte 5 km. yüründüğü düşünüldüğünde, bu mesafe yaklaşık saatlik bir yürüyüş ile alınabilir. Mutlaka deneyin, büyük keyif alacaksınız.
Bunun yanında, gölün çevresindeki ormanlık alanda ve yaylalarda yürüyüş yapmakta mümkün ama, tercih size ait, özellikle bu yürüyüş esnasında kesinlikle bölgede bol miktarda bulunan ve zehirli olma olasılığı daima söz konusu olan mantarlara dokunmamanızı tavsiye ediyorum.
Bir de bu yürüyüş için, kış veya karlı-buzlu havaları seçmemeniz gerekiyor. Çünkü: bu yürüyüş sırasında, güneş görmeyen kesimlerde, yoğun buzlanma var ve yürümek gerçekten sorunludur.
Milli park girişinde faytonlar bulunmakta, bunlara belli bir ücret karşılığı binip, gerek gölün çevresinin tamamını veya gerekse Abant Köşküne kadar olan bölümü, fayton ile gezerek dolaşabilirsiniz.
Tur yaklaşık yarım saat sürmekte. Denemenizi öneririm. Ancak, elbette aşırı pahalı bir keyif olacaktır. Kısa bir fayton turu için ödemeniz gereken miktar: 60 TL. dır. Gölün çevresinde tam tur 80 TL. dir.
Göl kıyısında, ata binmek ve kısa bir yolculuk yapmak mümkündür. Kısa bir at biniş turu 20 TL dir.
Göl çevresinde piknik yapmak üzere, elbette birçok alan tahsis edilmiş, siz de zaten gittiğinizde mangallardan çıkan yoğun duman bulutunu daima görebilmeniz mümkün. Ancak, Milli parka girişte, üzerinde milli parkta uyulması gereken kuralların yazılı olduğu kağıt çöp poşetleri veriliyor.
Güzel ve yerinde bir uygulama, çöplerinizi bu poşetlere doldurup, çıkışta yine görevlilerin bulunduğu yerdeki çöpe atmanız şart, aksi halde, çıkışta görevliler tarafından lütfen çöpünüzü toplayın ve öyle gelin şeklinde uyarılmanız mümkün. Kızmamak gerek, buranın temizliği elbette, elbirliği ile sağlanacak.
Göl çevresindeki restoranları, gerek yemek ve gerekse bir şeyleri içmek amacı ile değerlendirebilirsiniz. Elbette, yemek için, özellikle alabalık çeşitlerini seçmeniz, buranın yöresel özellikli bir yemeğini tatmanız açısından önemli.
Abant Gölü bölgesini terk etmeden önce, mutlaka uğrayın, alışveriş yapmasanız bile, görmenizde yarar var.
Yöre sakinleri, kurdukları tezgahlarda, yörenin kendine özgü tarhana ( özellikle kırmızı kızılcık tarhanasını tercih edin, mide rahatsızlıklarına iyi geldiği söylenmekte), erişte, yağlı peynir, tereyağı, çam balı, fasulye (özellikle iri boy fasulyeyi tercih edin, yöreye özgü) ve çeşitli meyveler gibi köy ürünleri satılıyor.
Bir çoğu Mudurnu köylerinden gelerek, getirdikleri, özellikle: ceviz, kestane, patates, kuşburnu ve alıç isimli kolye misali ipe dizili dağ yemişleri alıcı buluyor.
Abantta bir hafta sonu veya daha uzun süreyi geçirmek niyetinde olanlar için çadır ile konaklamayı saymazsak, üç seçenek var. Çadır ile konaklamak mümkün ancak kesinlikle tavsiye etmiyorum, özellikle geceler çok serin, çadırda barınmak mümkün değil. Soğuktan donarsınız, sabahı zor çıkarırsınız.
Diğer seçenekler ise, Abant Gölü kıyısında bulunan üç otel. Bunlar yeteri kadar reklam yaptıklarından, kalmayı düşleyen ziyaretçiler, zaten gitmeden önce mutlaka oteller hakkında gerekli incelemeyi ve rezervasyonlarını yaptırmak durumundalar.
Daha önceki yıllarda, göl kıyısındaki nispeten daha uygun fiyatlı olan Turban Otel, günümüzde özelleştirme uygulamaları sonucu, özel şirkete devredilmiş durumda, Ayrıca, E-5 karayolundan saptığınızda, sağınızda yine geceleme yapabileceğiniz büyük bir tesis var, devre-mülk olarak kullanılabilen bu tesisi de değerlendirebilirsiniz.
Özellikle belirtmek istediğim bir husus var, göl kıyısında, kapalı yüzme havuzu olan oteller var, bunların ısıtılmış sularında, dışarıda kar yağışını seyrederken havuza girmenin keyfi muhteşem, tercih ettiğiniz otelde havuz olup olmadığını soru ve yanınızda mayolarınızı götürmeyi unutmayın.
Evet, mahalli ürünlerin satıldığı pazar yerinden çıktınız ve aracınıza binerek, yöreden ayrılış istikametine yöneldiniz. Şöyle ki, bugün için gölde kirlilik var ve bu durum göl için büyük tehdit. Çevredeki otel ve restoranların atıkları, günü birlikçilerin atıkları, etrafta gezinen faytonları çeken atların dışkıları. Bütün milli parklarımızda olduğu üzere, tüm temizlik tedbirlerine kişisel ve kurumsal bazda mutlaka riayet edilmesinin gerekliliği, günümüzde kuşku götürmez bir gerçek.
Abanttan ayrılırken, geriye baktığınızda, bu kirliliğe hiçbir katkınızın bulunmadığını düşünüyorsanız, mutlu bir şekilde buradan ayrılabilirsiniz. Çünkü, kirliliğin boyutları böyle giderse, yıl sonra, Abant Gölü kalmayacak.
Ayrıca: Abant içinde, piknik yerlerinde, kar yağışı nedeniyle aşırı çamur, yürüyüş yollarında, güneş görmeyen yerlerde buzlanma vardı. Ama en önemlisi, sanırım tuvalet konusundaydı. Çünkü: mevcut tuvaletlerin birçoğu kapatılmış, kapılarında bir zincir ve bir yazı (arıza nedeniyle kapalıdır) var.
Halbuki, yine aynı piknik alanının hemen yakınındaki diğer bir tuvalet hizmete açık, ama hemen önünde: bir masa, bir kolonya, birkaç peçete parçası. İçeride akmayan çeşmeler. Ama, kapıdan çıktığınız gibi karşınıza çıkan: tuvalet para bekçileri, yani, tuvalete girip çıktıktan sonra 1 TL. tuvalet parası vermeniz gerekiyor ki, hayır, bence hiç hoş değil ve bunların kontrol edilmediğini düşünüyorum. Kontrol gerekli. İşin ilginç yanı: para vermeniz istenen bu tuvaletlerin içi berbat pis, yerler kirli, çamur içinde ve çeşmelerden su akmıyor.
Son bir not: Abantta, şu anda, yani Mart ayı başı itibarıyla, iyi soğuk var. Buraya gitmeyi düşünenler, burada piknik yapmayı düşünenler: sıkı giyinmeli ve soğuk havayı, çamuru, buzlu zeminleri göze almalıdırlar.
Ayrıca yanınızda mutlaka şemsiye ve yağmurluk olmalı, su geçirmeyen ayakkabı giymelisiniz. Havada bir an güneş görülüyor, 5 dakika sonra şiddetli bir yağmur olabiliyor. Ama, tüm bu hava şartları ve yoğun kalabalıklar: bu muhteşem güzelliği görmenizi engellemesin.
çamaşır makinesi ses çıkarması topuz modelleri kapalı huawei hoparlör cızırtı hususi otomobil fiat doblo kurbağalıdere parkı ecele sitem melih gokcek jelibon 9 sınıf 2 dönem 2 yazılı almanca 150 rakı fiyatı 2020 parkour 2d en iyi uçlu kalem markası hangisi doğduğun gün ayın görüntüsü hey ram vasundhara das istanbul anadolu 20 icra dairesi iletişim silifke anamur otobüs grinin 50 tonu türkçe altyazılı bir peri masalı 6. bölüm izle sarayönü imsakiye hamile birinin ruyada bebek emzirdigini gormek eşkiya dünyaya hükümdar olmaz 29 bölüm atv emirgan sahili bordo bereli vs sat akbulut inşaat pendik satılık daire atlas park avm mağazalar bursa erenler hava durumu galleria avm kuaför bandırma edirne arası kaç km prof dr ali akyüz kimdir venom zehirli öfke türkçe dublaj izle 2018 indir a101 cafex kahve beyazlatıcı rize 3 asliye hukuk mahkemesi münazara hakkında bilgi 120 milyon doz diyanet mahrem açıklaması honda cr v modifiye aksesuarları ören örtur evleri iyi akşamlar elle abiye ayakkabı ekmek paparası nasıl yapılır tekirdağ çerkezköy 3 zırhlı tugay dört elle sarılmak anlamı sarayhan çiftehan otel bolu ocakbaşı iletişim kumaş ne ile yapışır başak kar maydonoz destesiyem mp3 indir eklips 3 in 1 fırça seti prof cüneyt özek istanbul kütahya yol güzergahı aski memnu soundtrack selçuk psikoloji taban puanları senfonilerle ilahiler adana mut otobüs gülben ergen hürrem rüyada sakız görmek diyanet pupui petek dinçöz mat ruj tenvin harfleri istanbul kocaeli haritası kolay starbucks kurabiyesi 10 sınıf polinom test pdf arçelik tezgah üstü su arıtma cihazı fiyatları şafi mezhebi cuma namazı nasıl kılınır ruhsal bozukluk için dua pvc iç kapı fiyatları işcep kartsız para çekme vga scart çevirici duyarsızlık sözleri samsung whatsapp konuşarak yazma palio şanzıman arızası