gaybı sadece allah bilir ne demek / Prof. Dr. Ramazan Ayvallı yazdı: Gaybı, Allah'ın bildirdiği kimseler de bilebilirler

Gaybı Sadece Allah Bilir Ne Demek

gaybı sadece allah bilir ne demek

Kur'an-ı Kerim - Diyanet İşleri Başkanlığı

Neml Suresi - . Ayet Tefsiri

Ayet


  • قُلْ لَا يَعْلَمُ مَنْ فِي السَّمٰوَاتِ وَالْاَرْضِ الْغَيْبَ اِلَّا اللّٰهُؕ وَمَا يَشْعُرُونَ اَيَّانَ يُبْعَثُونَ

    ﴿٦٥﴾

  • بَلِ ادَّارَكَ عِلْمُهُمْ فِي الْاٰخِرَةِࣞ بَلْ هُمْ فٖي شَكٍّ مِنْهَاࣞ بَلْ هُمْ مِنْهَا عَمُونَࣖ

    ﴿٦٦﴾

Meal (Kur'an Yolu)


﴾65﴿

De ki: “Allah’tan başka g&#;klerde olsun yerde olsun hi&#; kimse gaybı bilemez.” Onlar ne zaman diriltileceklerini de bilmezler.

﴾66﴿

Hayır, onların &#;hiret hakkındaki bilgileri yetersiz kalmıştır; dahası, bu hususta ş&#;phe i&#;indedirler; bunun da &#;tesinde onlar &#;hiretten yana k&#;rd&#;rler.

Tefsir (Kur'an Yolu)


Rivayete göre putperestler, Resûlullah’ın peygamberliğini reddetmek için ona kıyametin ne zaman kopacağına dair bir soru yöneltmişler; bunun üzerine inen âyette kıyametin gayb olaylarından olduğu, Allah’tan başka kimsenin onu bilemeyeceği açıklanmıştır (İbn Âşûr, XX, 19; gayb hakkında bilgi için bk. Bakara 2/3). Âhiret hayatı insanın bu dünyada algılayabileceği alanın ötesinde yer alan bir gerçek olduğu için insanlar onu bilemez ve tam olarak tasavvur edemezler. Ancak âyette putperest Araplar’ın bu bilgisizliği, kuşkuculuğa, hatta inkâra kadar götürdükleri bildirilmektedir. Ama onlar, âhirette gerçekle karşı karşıya geldiklerinde bilgileri tamamlanacaktır. Bu sebeple Kur’an, ölümden sonraki hayat hakkında bilgi verirken genellikle temsilî bir üslûp kullanmaktadır. “Onlar âhiretten yana kördürler” cümlesi, inkârcıların, âhiret hayatının ilâhî ilimdeki yaratma planının mantıkî bir sonucu olduğu gerçeğini idrakten âciz bulunduklarını ifade eder. Hakkıyla düşünselerdi insandaki sorumluluk ve adalet duygusu ve düşüncesinin ancak mutlak adaletin tecelli edeceği bir âhiret hesabı ve mahkemesiyle anlam kazanacağını, yerine oturacağını anlarlardı. Müfessirler “Hayır, onların âhiret hakkındaki bilgileri yetersiz kalmıştır” meâlindeki cümlede geçen ve “yetersiz kalmıştır” anlamına gelen “iddâreke” fiilinin farklı kıraatine göre cümleye şöyle de mâna vermişlerdir: “Hayır, onların âhiret hayatı hakkında bilgileri yoktur” (Şevkânî, IV, ; İbn Âşûr, XX, 22).


Kaynak :Kur'an Yolu Tefsiri Cilt: 4 Sayfa:

Kur'an-ı Kerim Portalı

Diyanet İşleri Başkanlığı Kur'an-ı Kerim Portalında Kur'an hakkında istediğiniz biligilere ulaşabileceksiniz

Bağlantılar

  • Windows
  • Windows Store
  • IOS
  • Android
  • Mac

Uygulamalar

  • Windows
  • Windows Store
  • IOS
  • Android
  • Mac

GAYB NEDİR? GAYBI KİM BİLİR?

Dinî terminolojide gayb tabiriyle, "akıl ve duyular yoluyla hakkında bilgi edinilemeyen varlık alanı" kastedilir. İslâm inancına göre gayb bilgisi yalnızca Allah'a aittir, Allah'tan başkası gaybı bilemez. Konu inanç alanında çok kolay ve pürüzsüz görünse de günlük hayat öyle değildir.

İnsan yaratılışının gereği olarak bilinmeyen ve görünmeyene, esrarengiz olana karşı daima ilgi duymuş, onun bu istek ve ilgisi vahiy yoluyla ve peygamberler aracılığıyla belli ve yeterli ölçüde karşılanmış, fakat geride kalan boşluk ve sorular da her dönemde çeşitli çevrelerin istismarına konu olmuştur. İlk devirlerden itibaren gaybdan haber vererek insanların ilgisini çeken ve bu yolla itibar ve servet kazanan kâhin, büyücü, arrâf, falcı, medyum, ruhçu gibi şahısların hemen her toplumda görülmesi ve bunlar etrafında daima bir grup insanın kümelenmekte oluşu bunun açık örneğidir.

Hâlbuki Resûl-i Ekrem, Allah'ın en sevgili kulu olmasına rağmen onun hakkında Kur'an diliyle meâlen şöyle buyurulur: "De ki; Allah'ın dilemesi dışında ben kendime herhangi bir fayda veya zarar verecek güce sahip değilim. Eğer ben gaybı bilseydim elbette daha çok hayır yapmak isterdim ve bana hiçbir fenalık dokunmazdı. Ben sadece inanan bir kavim için bir uyarıcı ve müjdeleyiciyim" (el-A'râf 7/). Yine Kur'an'da gaybı bilenin sadece Allah olduğu sıklıkla tekrar edilir, Allah'tan başka hiçbir varlığın gaybı bilmediği açıkça belirtilir (el-En'âm 6/59; et-Tevbe 9/; er-Ra'd 13/9; en-Neml 27/65). Peygamber Efendimiz de gaybdan haber veren kimseye inanan kimsenin kırk gün namazının kabul olunmayacağını, vahyi ve kitabı inkâr etmiş olacağını bildirerek (Müslim, "Selâm", ; İbn Mâce, "Tahâre", ) ağır bir tehdit ve uyarıda bulunmuştur.

Konuyla ilgili Kur'an âyetleri ve Hz. Peygamber'in açıklamaları dikkatlice incelendiğinde, gelecek bilgisi, bir şeyin Allah katındaki veya âhiretteki durumu gibi mutlak gaybın sadece Allah tarafından bilindiği, izâfî ve nisbî gaybın ise Allah'ın müsaadesi ve sünnetullah çerçevesinde insanlar tarafından bilinebileceği sonucu ve ayırımı ç ıkarılabilir. İzâfî gayb, yaratıklardan yalnızca belirli bir kısmının ilminin ilişkili olduğu şeyler diye tanımlanmaktadır. Bilgi ilişkisi olmayana göre bu gayb iken ilişkili olana göre gayb olmaz. Meleklerin bilip insanların bilmediği, insanlardan birinin bilip diğerinin bilemediği meseleler böyledir. İnanç alanında kalan, varlık ve mahiyeti hakkında aklî ve naklî deliller bulunan fakat duyularla idrak edilemeyen hususlar da bu kapsama girer.

Bu açıklamalar ışığında ifade etmek gerekirse, İslâm dini insanın gayb âlemine karşı duyduğu ilgi ve merakı giderecek temel bilgileri Hz. Peygamber aracılığıyla duyurmuş, bu bildirilenlere inanmayı gayba inanma olarak nitelendirip inanç esası haline getirmiştir. Fakat insanın ilgi ve hayal dünyasının bu sınırda durmayacağını, gayb âlemiyle ilgili olarak vahyin bildirdiğinin dışında ve ötesinde bir arayışa girebileceğini de göz önünde bulundurarak temel bazı prensipler koymuştur. Bunlardan biri, Allah'tan başka kimsenin gaybı bilmediğidir. Bu ilke aynı zamanda, meydana gelecek olayları, kişilerin Allah katındaki veya gelecekteki durumlarını bildiğini iddia ederek gaybdan haber veren kimselere inanılmasını da yasaklamak demektir. Çünkü gaybı bilme iddiası dinen doğru olmadığı, insanların bilgisizliğinin ve zaaflarının sömürüsü olduğu gibi buna inanılması ve bu kabil kimselerden yardım umulması da İslâm inancına aykırıdır.

Bununla birlikte toplumumuzda, gaybı bildiğini ve gaybdan haber verdiği izlenimini veren hatta bunu açıkça ileri süren şahısların, dinî konularda yeterince bilgisi bulunmayan kesimleri, sıkıntı ve ihtiyaç içindeki kimseleri acımasızca sömürdüğü de bilinen bir gerçektir. Günümüzde medyum ve falcıların etrafındaki insanların öğrenim ve sosyal statü seviyesinin toplum ortalamasının bir hayli üzerinde olması, olayın modern bilim eksikliğinden değil gerçek dinî bilgi ve şuur eksikliğinden kaynaklandığını göstermektedir. Bu tür olumsuz görüntünün Batı ülkelerinde de bir hayli yaygın olduğu bilinmektedir. Bunu önlemenin tek yolu ise, İslâm dininin doğru bir şekilde öğrenilmesi ve öğretilmesidir. Dinin varlıklar âlemine, dünya, ölüm ve ölüm ötesine ilişkin açıklamaları insanları bu tür sapma ve saplantılardan koruyacak güçtedir. Bid'atla ve gayb bilgisiyle ilgili yukarıdaki temel bilgilerden sonra burada, günümüz modern toplumlarında hızlı bir şekilde yaygınlaşma eğilimi gösteren ve zaman zaman da dinî inanış niteliği kazandırılan, hatta dinî çerçeveye oturtulan bazı yanlış inanış ve davranışlara değinilecektir.

Gaybı, Allah&#;ın bildirdiği kimseler de bilebilirler

Allahü teâlâ, gaybı, bir peygamberine, bir meleğine, bir insana veya bir cinnîye bildirirse, onlar da o bilebilirler

 

 

Gaybı, Allah’tan başka kimse bilemez; nitekim bu konudaki âyet-i kerîmelerin meâllerini dünkü makâlemizde yazmıştık; kitaplarda, “bilir demek küfürdür” diye yazılıdır. Ama Allahü teâlâ, herhangi bir gaybı, bir Peygamberine, bir meleğine, bir insana veya bir cinnîye bildirirse, onlar da o gaybı bilebilirler; bu husus, gaybı sâdece Allahü teâlânın bildiği gerçeğine aykırı değildir.

Bir gün, Resûlullah Efendimizin devesi kayboldu. Münâfıklar bunu fırsat bilip, “Hani göklerden, Cennet’ten, Cehennem’den bahsediyordu. Kaybolan devesinin yerini bile bilmiyor” dediler. Münâfıkların bu sözü, Resûlullah Efendimize ulaşınca, “Vallahi, ben, ancak Rabbimin bana bildirdiklerini bilirim. Şu anda Rabbim, bana devemin nerede olduğunu bildirdi. Devem, şu anda falânca yerdedir” buyurdu. Tarîf edilen yere gidip deveyi bir ağaca bağlı olarak buldular. (Mevâhib-i Ledünniyye)

Demek ki, Allahü teâlâ bildirirse, gaybı, Resûlü de, evliyâsı da bilebilirler. Hadîs-i şerîfte buyurulmuştur ki:

“Kalbleriniz temiz olsa idi, siz de benim duyduklarımı duyardınız.” [İmâm Ahmed, Taberânî] (Bu hadîs-i şerîfteki gibi kalbi temiz olan Hazret-i Ömer, Medîne’den İrân’daki ordusunu görüp, komutânı Sâriye’ye, “Dağa yanaş” demiştir. (Şevâhidün-Nübüvve)

Yine bir hadîs-i şerîfte buyuruluyor ki:

“Geçmiş ümmetler içinde vukûundan önce bazı gaybları haber veren kerâmet ehli zâtlar var idi. Ümmetimden de Ömer onlardandır.” [Buhârî, Müslim]

Hazret-i Ömer’inki gibi başka evliyâdan da birçok kerâmet görülmüştür. Kur’ân-ı kerîm bunu bildirmektedir. (Neml , Meryem 24, Âl-i Imrân 37, Kehf )

Netice: Allahü teâlâ bildirmedikçe, ister Peygamber, ister melek, ister insan, isterse cinnî olsun, hiçbir kimse gaybı bilemez; ama Cenâb-ı Hak, dilediği kimseye gaybı bildirir ve o da gaybdan haber verir. (Avârifül-meârif)

        ***

Kalblerden geçenleri ancak Allahü teâlâ bilir; bu konuda birçok âyet-i kerîme vardır.

“Elbette Allah, kalblerin içindekini hakkıyla bilir.” [Âl-i İmrân, ]

“Allahü teâlâ, kalblerinizde ne varsa hepsini bilir.” [Âl-i İmrân, ]

“Onlar, ağızlarıyla, kalblerinde olmayanı söylüyorlardı. Hâlbuki Allah, onların kalblerinde gizlediklerini elbette bilir.” [Âl-i İmrân, ]

“İnsanı, ben yarattım ve nefsinin kendisine fısıldadığını [ne düşündüğünü] bilirim ve ben ona şâh damarından daha yakınım.” [Kâf, 16]

“Sözlerinizi gizleseniz de, açığa vursanız da birdir; O, kalblerde olanı bilir. Yaratan hiç bilmez mi?” [Mülk ]

Kalblerden geçeni yalnız Allahü teâlâ bilir. Bir de O’nun bildirdiği Enbiyâ ve Evliyâ, Onun bildirdiği kadarıyla bilirler.

Yazıyı PaylaşYazıyı Kaydet

nest...

çamaşır makinesi ses çıkarması topuz modelleri kapalı huawei hoparlör cızırtı hususi otomobil fiat doblo kurbağalıdere parkı ecele sitem melih gokcek jelibon 9 sınıf 2 dönem 2 yazılı almanca 150 rakı fiyatı 2020 parkour 2d en iyi uçlu kalem markası hangisi doğduğun gün ayın görüntüsü hey ram vasundhara das istanbul anadolu 20 icra dairesi iletişim silifke anamur otobüs grinin 50 tonu türkçe altyazılı bir peri masalı 6. bölüm izle sarayönü imsakiye hamile birinin ruyada bebek emzirdigini gormek eşkiya dünyaya hükümdar olmaz 29 bölüm atv emirgan sahili bordo bereli vs sat akbulut inşaat pendik satılık daire atlas park avm mağazalar bursa erenler hava durumu galleria avm kuaför bandırma edirne arası kaç km prof dr ali akyüz kimdir venom zehirli öfke türkçe dublaj izle 2018 indir a101 cafex kahve beyazlatıcı rize 3 asliye hukuk mahkemesi münazara hakkında bilgi 120 milyon doz diyanet mahrem açıklaması honda cr v modifiye aksesuarları ören örtur evleri iyi akşamlar elle abiye ayakkabı ekmek paparası nasıl yapılır tekirdağ çerkezköy 3 zırhlı tugay dört elle sarılmak anlamı sarayhan çiftehan otel bolu ocakbaşı iletişim kumaş ne ile yapışır başak kar maydonoz destesiyem mp3 indir eklips 3 in 1 fırça seti prof cüneyt özek istanbul kütahya yol güzergahı aski memnu soundtrack selçuk psikoloji taban puanları senfonilerle ilahiler adana mut otobüs gülben ergen hürrem rüyada sakız görmek diyanet pupui petek dinçöz mat ruj tenvin harfleri istanbul kocaeli haritası kolay starbucks kurabiyesi 10 sınıf polinom test pdf arçelik tezgah üstü su arıtma cihazı fiyatları şafi mezhebi cuma namazı nasıl kılınır ruhsal bozukluk için dua pvc iç kapı fiyatları işcep kartsız para çekme vga scart çevirici duyarsızlık sözleri samsung whatsapp konuşarak yazma palio şanzıman arızası